İlksen Hanım ile birinci kitabı “Üzüntü ile Sevinç Gezerler Daima El Ele” sayesinde tanıştık. Konutunda buluştuk, keyifli bir görüntü çekim de yaptık. Nefesi yanlışsız kullanmaktan, mindfulnessin ömrümüze getirdiklerinden, her şeyden konuştuk. Yakında kadinvekadin.net Youtube kanalında paylaşacağız. Lakin artık bahsimiz kitap. Bu kitabın sözlerinin ritmi o denli bir sarıyor ki, yaşınızın bir kıymeti kalmıyor. Tahminen de içinizdeki çocuğu şöyle bir dürtüyor da denebilir. Okurken Leyla olup hislerimi, fikirlerimi şöyle bir gözden geçirdim. Tahminen de çocuğunuzla birlikte okumalısınız…
Sizi keyifli söyleşimizle baş başa bırakıyorum…
YAZI, ASLINDA ÇOCUKLUĞUMDAN İTİBAREN HAYATIMDAYDI
– İlksen Utlu kimdir? Neler yapar? Kendini nasıl anlatır?
Öğretmen ve mindfulness eğitmeni bir anne olarak hayatın içinde yaptığım müşahedeleri ve farkındalık üzerine yaptığım çalışmaları harmanlayarak bu alanda çocuk kıssaları yazan bir eğitimciyim.
– Yazı sizin hayatınıza nasıl girdi?
Yazı aslında çocukluğumdan itibaren hayatımdaydı. Günlükler tutarak başladı yazıyla münasebetim. Yıllar içinde sistemli bir formda ajanda kullanmam ve daima yanımda taşıdığım defterlere okuduklarım, deneyimlediklerim ve hislerimle ilgili notlar almamla ilgim daima devam etti.
– Mindfullness Eğitmenisiniz ve birinci kitabınız “Üzüntü ile Sevinç Gezerler Daima El Ele”yi bu doğrultuda yazdınız. Nasıl bir süreçti?
Sakin ve keyifli bir süreçti. Hayatımda yeni bir yol çizmek için çalışmalar yapmak üzere iş hayatına orta verdiğim ve içime dönme fırsatı yakaladığım sürecin içinde döküldü içimden sözler. İçime döndüğüm sırada, yıllar içinde meslek hayatımda ve çocuğumu büyütürken hayatın içinde yaptığım müşahedeler ile mindfulness çalışmalarımın kaynaşması üzerine ortaya çıktı ‘Üzüntü ile Sevinç, Gezerler Daima El Ele’.
LEYLA KARAKTERİ KURMACA OLMAKLA BİRLİKTE KIZIM LEYLA’NIN DA HAYATINDAN İZLER TAŞIYOR
– Anlatımınız hayli şiirsel, hatta ritimli diyeyim. İnsan okurken bir yandan da dans ediyor güya. Bu şekilde yazmaya nasıl karar verdiniz?
Kullandığım yazı biçimi öğrencilerim ve kızımla birlikte kitap okurken hem bana keyif veren hem de onların ilgisini çektiğini gözlemlediğim bir üslup. Kısa cümlelerden oluşan, şiirsel, ritmik, içinde kendi ahengini barındıran bir lisan kullanımı. Bir yanıyla müzikle olan yakın ilgimin de beslediğini düşünüyorum lisan kullanımımı. Ne keyifli ki benim içimden de sözler ahenkli ve ritimli bir tonda döküldü kağıda…
– Leyla karakterini kurgularken kızınız Leyla’dan mı yola çıktınız?
Kızım Leyla İngilizce öğretmenliği sonrası çıktığım mindfulness ve müelliflik seyahatimde benim için çok bedelli bir ilham kaynağı. Leyla karakteri kurmaca olmakla birlikte kızım Leyla’nın da hayatından izler taşıyor.
– Kitapta interaktif çalışma da var. Tüm bunlar planlı mı ilerledi?
İnteraktivite tanışılan yeni bilginin uygulanması ve içselleştirilmesi açısından bedelli bir katkı sunuyor kitaba. Editörüm sevgili Bahar Ulukan’ın önerisi ve yönlendirmesi üzerine interaktif çalışmalar da ekledik kıssanın sonuna.
HER AN NEFES ALIYORUZ; ANCAK ÇOĞUNLUKLA OTOMOATİK PİLOTTA
– Mindfullness’tan da konuşalım. Çocuklara neler kazandırıyor?
Mindfulness çalışmaları çocukların bilhassa dikkat denetimi, his kontrolü ve öz-farkındalık maharetlerinin güçlenmesine katkı sunan bir hayat hüneri. Bu marifetlerin gelişmesi gençlerimizi yılmazlık, esneklik ve dayanıklılık alanlarında destekleyerek hayatla baş etmelerinde onlara yardımcı oluyor.
– Sihirli Nefes ismini verdiğiniz kısımdan bahsedelim istiyorum. En değerli bahsin nefes olduğunu söylüyorsunuz…
Nefes, bize hayat veren. Nefesi sırf yaşadığımız anda alıyoruz. Münasebetiyle nefesimiz bizi yaşadığımız ana bağlayan en tesirli hayat kaynağı. Zihnimiz ise, bizi geçmiş kıssaları ve gelecek telaşları ile meşgul ederek yaşadığımız andan koparmaya meyilli. Bunu fark etmek, hislerin ve kanıların gelip süreksiz tabiatını gözlemlemek ve kabul etmek, sonrasında da farkındalıkla aldığımız nefeslerle kendimizi tekrar yaşadığımız bu biricik ana getirmek bizim elimizde. Her an nefes alıyoruz; lakin çoğunlukla otomatik pilotta. Bizi zorlayan his ve fikirlerle boğuşurken yakaladığımızda kendimizi, farkındalıkla nefesler alarak dikkatimizi yaşadığımız ana taşımak sahiden de bizim denetimimizde olan sihirli bir güç.
– Hislerimizi tabir ediş tarafından çocuklarla nerede ayrılıyoruz?
Beynimiz değişen, değiştirilebilir ve derinliği olan bir organ. Hisler her yaşta var; ancak hisleri tabir etme biçimimiz vakitle değişiyor ve gelişiyor. Bilhassa çocuklarda hisleri tabir biçimi bulundukları yaştaki beyin gelişimlerinin bir tezahürü. Biz yetişkinler olarak bu noktada çok değerli role sahibiz. Kendi hislerimizi çocuklarımızla paylaşarak onlara örnek olmamız ve de onların hislerini bizlerle paylaşmasına uygun taban hazırlamamız çocukların kendini tabir etme tekniklerinin gelişmesi açısından çok bedelli. Yapılan çalışmalar ebeveynleriyle hisleri hakkında konuşan çocukların daha güçlü bir duygusal zekâ geliştirerek kendilerinin ve oburlarının hislerini fark etme ve anlamada daha yeterli olabileceklerini gösteriyor.
… ORTAK TECRÜBELER YAŞAMAK EBEVEYN ÇOCUK MÜNASEBETİNİ GÜÇLENDİRECEKTİR
– Bu kitabı çocuklar ebeveynleri ile okursa irtibat güçlenir diyebilir miyiz?
Kitabımı birlikte okuyup, kitaptan öğrendikleri ortak bilgiyi yeri geldiğinde birlikte deneyimlemek ebeveyn ve çocuğun bağına olumlu bir katkı sunacaktır. Zorlandıkları bir his durumunda nefes çalışmasını birlikte uygulamak, akşam yemeğinde farkındalıkla yemek yeme tecrübesini birlikte yaşamak, hislerini gözlemleyip bunun üzerine konuşmak üzere ortak tecrübeler yaşamak ebeveyn çocuk ilgisini de güçlendirecektir.
– Istırap ile Sevinç Gezerler Daima El Ele’de, Hisleri Keşfe Seyahat alt başlığını kullanmışsınız. Bu, kitabın bir seri olacağı manasını mı taşıyor?
Alt başlığı biraz daha açıklayıcı olması açısından tercih etmiştik. Mindfulness alanında çocuk kitapları yazmaya devam edeceğim. Bir müddettir üzerinde çalıştığım 2. öykümü tamamladım ve editörüme yönlendirdim.
– İkinci kitapta nelerden bahsedeceksiniz?
İkinci kitap etrafımıza daha farkındalıkla bakmak, etrafımızda olanları anlamak, hissetmek ve aslında yaşadığımız cihanla birlik içinde olduğumuzu hatırlamak ile ilgili.
Damla Karakuş: Teşekkür ederim.
İlksen Utlu: Teşekkür ederim.
Üzüntü ile Sevinç Gezerler Daima El Ele
İlksen Utlu
Doğan Egmont Yay.
S.: 44
Kitabı satın almak için tıklayınız: kitapyurdu
*
Damla Karakuş
[email protected]
Instagram: biyografivekitap
