Günışığı Kitaplığı’nın 2011’den beri düzenlediği konferansa bu yıl ikinci defa katılıyorum. O denli hoş söyleşiler dinledik, edebiyat konuşup o denli hoş beşerlerle tanıştık ki, lezzetine doyum olmadı doğrusu. Seneye görüşmek üzere ayrıldığımız bu konferansın bence en ilgi çeken kısmı, “Anadolu Kitapçıları Buluşuyor” paneli idi. Seçkin Selvi ve Murat Yalçın’ın gerçekleştirdiği “Edebiyatın Çeviri Durağı” başlıklı söyleşisi ise, birinci defa mevzu ediliyordu. Pekala öbür neler oldu; basın bülteninden başlıklarla şöyle kısaca bir göz atalım…
(Murathan Mungan)
EDEBİYAT BİR DAMITMA SANATIDIR
Bugün düzenlenen konferansa çok sayıda edebiyatçı, yayıncı, editör, tercüman, dizayncı, illüstratör, telif ajansı, kitapçı, dağıtımcı, kütüphaneci ve akademisyenin yanı sıra, basından, kamu ve sivil toplum kuruluşlarından yetkililer katıldı. Konferans kapsamında ayrıyeten 6, 7, 8. sınıf öğrencileri için yurt çapında düzenlenen Zeynep Cemali Hikaye Yarışması 2019 Ödül Töreni’ de gerçekleşti.
Günün açılış konuşmasını Leyla Ruhan Okyay yaptı. “İyi edebiyat eserleri hem çocukları hem yetişkinleri yeni dünyalara seyahate çıkarır. Okumayı tutkuya dönüştürür. Farklı beşerler ortasında köprüler kurar ve önyargılara karşı birleşmemizi sağlar.” diyen Okyay konuşmasında, müelliflik serüveninin başlarında Nezihe Meriç, Onat Kutlar ve Semih Gümüş üzere edebiyatımızın usta isimleriyle yaşadığı anıları paylaştı.
Konferansın kapanış konuşmasında “Dostoyevski ya da Tolstoy mezardan kalkıp tekrar yazsalar basında birebir kıymete ulaşamayacaklar. Bunun için vakit gerekir, vakit bu işte en değerli belirleyicidir.” diyen edebiyatçı Murathan Mungan, ayrıca “Edebiyat bir damıtma sanatıdır, sinema bandı üzere çabucak sonuna saramazsınız.” ve “Hızın kutsallaştırıldığı, her gün teknolojinin ne kadar geliştiğini ve yapay zekâyı konuştuğumuz bir dünyada, insanlığın gelişimini ve doğal zekâsını hiç konuşmuyoruz.” kelamlarıyla güne damgasını vurdu.
(Bekir Ağırdır)
GÜNCEL DATALARLA DALIN KIYMETLENDİRİLMESİ
Türkiye Yayıncılar Birliği Lideri Kenan Kocatürk, dalın 2019 başlıklarını aktüel bilgilerle değerlendirdiği konuşmasında yayıncıları bekleyen sıkıntıları sıraladı. Yayıncılığın artık hangi tarafa gideceğini seçmek durumunda olduğunun altını çizen Kocatürk, bölümün müellifiyle, yayıncısıyla, dağıtımcısıyla, kitabeviyle ve okuruyla ilerlerse gelişim sağlanacağını söyledi.
KONDA Genel Müdürü Bekir Ağırdır, siyasi, ekonomik ve sosyokültürel şartların yayıncılığa, kültür sanat ortamına yansımasını yorumladı. Toplumsal dinamiklerin, bağlantı biçiminin daima bir değişim içinde olduğunu, bunun yayıncılığı, insanı ve kitabı değiştirdiğini aktaran tecrübeli araştırmacı, yayıncılık dalına ait öngörülerini şöyle açıkladı: “Yayıncılar yeni alaka biçimleri, yeni bağlantı yolları ve yolları bularak, öncelikle okurlarına ulaşmayı hedeflemeli; bölümün, beklentilerine süratle ulaşması için öncelikli yol budur.” diyen Ağırdır, gelişen ve dönüşen dünyaya olumlu yaklaşımları ile dikkat çekti.
(Sevengül Sönmez, Faruk Duman)
EDEBİYAT VE MÜELLİFLİK BİR SANATTIR
Usta tercüman Seçkin Selvi, muharrir, editör Murat Yalçın’ın sorularını 62 yıllık tecrübesiyle cevapladı. Ülkemizin çeviri ortamına ve meselelerine ait kıymetli hatırlatmalarda bulundu. Selvi, “Çevirmen makul tek meslek sahibi biri değildir; muharrirdir, eleştirmendir, ressamdır, heykeltıraştır, tabiptir, kaportacıdır, âşıktır, haindir, katildir, çocuktur, yetişkindir, bayandır, erkektir.” tabirleriyle çevirmenin, anadiline hakimiyet, üslup, toplumsal ve kültürel birikim üzere pek çok açıdan kendini donatması gerektiğini vurguladı.
Yazar Faruk Duman ise, tecrübeli editör Sevengül Sönmez’in sorularını “Yazarın Uzunluk Aynası” başlıklı söyleşide cevapladı. Değişen ve dönüşen irtibat çağında, müellifliği çeşitli açılardan ele alan Duman, yayınevinin kendisinin bir eser olduğunu ve yayıncıların bunu unutmaması gerektiğini hatırlattı. “Edebiyat ve müelliflik bir sanattır. Sözünüzün güçlü ve inatçı olması gerekir.” sözünü kullandı.
(Soldan sağa: Bülent Ateş, İsmail Kün, Zeki Şevli, Banu Ünal)
Günün kıymetli oturumlarından biri de, son yıllarda sayıları süratle azalan, Anadolu’nun bağımsız kitapçılarının konuştuğu paneldi. Kitap perakendesinin üç tecrübeli ismi; Ankara Artı Müzik Ada Kitabevi’nden Bülent Ateş, Tarsus Antik Sahaf Kitabevi’nden İsmail Kün ve beş vilayette mağazaları bulunan Kika Kitap Kafe’den Zeki Şevli, Günışığı Kitaplığı’ndan Banu Ünal’ın sorularını yanıtladı. Panel, bağımsız kitapçıların toplumdaki okur müfettişi olma rolleri, raflardaki kitap çeşitliliği, kitap fuarları ve online kitap mağazaları karşısındaki duruşları, korsan kitapla gayretleri, yayınevleri ve tedarikçi firmalarla işleyişleri üzere değerli noktalara odaklanan ortak bir telaffuzla sonlandı.
GENÇ ÖYKÜCÜLER ALKIŞLARLA MÜKAFATLARINI ALDI
Zeynep Cemali Hikaye Yarışı 2019 Ödül Töreni’nde konuşan Proje Lideri, Günışığı Kitaplığı editörü Müren Beykan, gençlerin yazdığı 550’ye yakın hikayede yılın teması “yalan”ın nasıl işlendiğini, hikayelerin toplumsal ve kültürel hayatımızdaki izdüşümlerini paylaştı. “Yarışmaya katılan öğrencilerin büyük çoğunluğunun giderek Türkçe’yi daha üstün kullandığını, hikayelerini kitap okuduklarını ele veren sözcükler ve deyişlerle zenginleştirdiklerini görüyoruz.” diyen Beykan, okumanın yazma sürecine olan katkısından kelam etti. Akabinde mükafata bedel görülen gençler, usta müelliflerin elinden mükafatlarını aldı…
Kazanan isimler:
– Çok ‘Çok…’öyküsüyle Ayşe Ezgi Döm, ODTÜ Geliştirme Vakfı Özel Mersin Ortaokulu, 8. sınıf
– Ortalık Karıştı öyküsüyle Batu Özdemir, TED Ankara Koleji, 7. sınıf
– Amca öyküsüyle Elif Osmanağaoğlu, İstanbul İmdat Vakfı Dumlupınar Ortaokulu, 7. sınıf
Gün boyunca ağır bir iştirakle gerçekleşen konferansın tüm içeriği, Aralık’ta e-dergi ‘nin KIŞ 2019 sayısında yayınlanacak. Keçi e-dergi, keciedebiyat.com adresinden fiyatsız okunabiliyor. Yıllık yayıncılık konferansının onuncusu 2020 sonbaharında gerçekleşecek.
*
Damla Karakuş
Instagram:
